10. Sınıf CoğrafyaTYT Coğrafya

Depremler (Seizma)

Yer kabuğundaki herhangi bir sarsıntının, çevreye doğru yayılan titreşim biçimindeki hareketine deprem denir. Deprem bilimi sismoloji, deprem şiddetini ölçen eski aletlere de sismograf, yeni teknoloji alete ise sismometre olarak adlandırılır.

Depremin büyüklüğü; deprem sırasında açığa çıkan enerjinin bir ölçüsü olarak tanımlanmaktadır. Enerjinin doğrudan doğruya ölçülmesi olanağı olmadığından, Amerika Birleşik Devletlerinden Prof. C. Richter tarafından 1930 yıllarında bulunan bir yöntemle depremlerin aletsel bir ölçüsü olan “Magnitüd” tanımlanmıştır. Prof. Richter, episantrdan 100 km. uzaklıkta ve sert zemine yerleştirilmiş özel bir sismografla (2800 büyütmeli, özel periyodu 0.8 saniye ve sönümü olan bir Wood-Anderson torsiyon Sismografı ile) kaydedilmiş zemin hareketinin mikron cinsinden (1 mikron 1/1000 mm) ölçülen maksimum genliğinin 10 tabanına göre logaritmasını bir depremin “magnitüdü” olarak tanımlamıştır. (Kaynak; https://www.afad.gov.tr)

Depremin şiddeti; herhangi bir derinlikte olan depremin, yeryüzünde hissedildiği bir noktadaki etkisinin ölçüsü olarak tanımlanmaktadır. Diğer bir deyişle depremin şiddeti, onun yapılar, doğa ve insanlar üzerindeki etkilerinin bir ölçüsüdür. Bu etki, depremin büyüklüğü, odak derinliği, uzaklığı, yapıların depreme karşı gösterdiği dayanıklılık dahi değişik olabilmektedir. Şiddet depremin kaynağındaki büyüklüğü hakkında doğru bilgi vermemekle beraber, deprem dolayısıyla oluşan hasarı yukarıda belirtilen etkenlere bağlı olarak yansıtır. (Kaynak; https://www.afad.gov.tr)

Depremin Şiddetini Etkileyen Faktörler:

  • Depremin büyüklüğü,
  • Depremin süresi,
  • Fay hatlarına yakınlık/uzaklık,
  • Depremin odak derinliği,
  • Nüfus yoğunluğu,
  • Gelişmişlik düzeyi,
  • Önceden alınan tedbirler,
  • Binaların niteliği,
  • Yapı stoku…

Depremin Sonuçları

  1. Can ve mal kayıpları meydana gelir.
  2. Ulaşım-iletişim alt ve üst yapı sistemleri zarar görür.
  3. Yer altı su seviyesi değişir.
  4. Zemin sıvılaşması oluşur.
  5. Göl ve deniz seviyesinde değişimler olabilir.
  6. Okyanus ve deniz kıyılarında Tsunami dalgaları oluşabilir.
  7. Yeni fay hatları oluşabilir.

Depremlerin Sıklıkla Görüldüğü Bölgeler

1.Pasifik Okyanusu, Amerika kıtasının batı kesimleri, Japonya çevresi, Antil Adaları, Doğu Hint Adaları,

2.Akdeniz çevresi ve Alp-Himalaya kıvrım kuşağı,

3.Atlas Okyanusu sırtı ve çevresi yeryüzünde depremlerin en çok oluştuğu alanlardır.

4.Doğu Afrika Rift Hattı…

Buna karşılık, eski jeolojik devirlerde oluşan Doğu Avrupa, Kanada, Amazon Havzası, Sibirya, Grönland Adası, Avustralya ve İskandinav Yarımadası’nda hemen hemen hiç deprem olmamaktadır.

Deprem Öncesi Alınacak Önlemler

  • Yerleşim bölgeleri titizlikle belirlenmelidir. Gevşek yapılı alüvyal dolgu sahaları, kaygan ve ovalık bölgeler iskana açılmamalıdır.
  • Konutlar gevşek toprağa sahip meyilli arazilere yapılmamalıdır.
  • Yapılar deprem etkilerine karşı dayanıklı inşa edilmelidir. (Yapı Tekniğine ve İnşaat Yönetmeliğine uygun olarak)
  • İmar planında konuta ayrılmış yerler dışındaki yerlere ev ve bina yapılmamalıdır.
  • Dik yarların yakınına, dik boğaz ve vadilerin içine bina yapılmamalıdır.
  • Çok kar yağan ve çığ gelen yamaçlarda bina yapılmamalıdır.
  • Mevcut binaların dayanıklılıkları artırılmalıdır.
  • Konutlara deprem sigortası yaptırılmalıdır.
  • Dolap üzerine konulan eşya ve büro malzemeleri kayarak düşmelerini önlemek için plastik tutucu malzeme veya yapıştırıcılarla sabitlenmelidir.
  • Soba ve diğer ısıtıcılar sağlam malzemelerle duvara veya yere sabitlenmelidir.
  • Dolaplar ve devrilebilecek benzeri eşyalar birbirine ve duvara sabitlenmelidir. Eğer sabitlenen eşya ve duvar arasında boşluk kalıyorsa, çarpma etkisini düşürmek için araya bir dolgu malzemesi konulmalıdır.
  • Tavan ve duvara asılan avize, klima vb. cihazlar bulundukları yere ağırlıklarını taşıyacak şekilde, duvar ve pencerelerden yeterince uzağa ve kanca ile asılmalıdır.
  • İçinde ağır eşyalar bulunan dolap kapakları mekanik kilitler takılarak sıkıca kapalı kalmaları sağlanmalı.
  • Tezgah üzerindeki kayabilecek beyaz eşyaların altına metal profil koyarak bunların kayması önlenmelidir.
  • Zehirli, patlayıcı, yanıcı maddeler düşmeyecek bir konumda sabitlenmeli ve kırılmayacak bir şekilde depolanmalıdır. Bu maddelerin üzerlerine fosforlu, belirleyici etiketler konulmalıdır.
  • Rafların önüne elastik bant ya da tel eklenebilir. Küçük nesneler ve şişeler, birbirlerine çarpmayacak ve devrilmeyecek şekilde, kutuların içine yerleştirilmelidir.
  • Gaz kaçağı ve yangına karşı, gaz vanası ve elektrik sigortaları otomatik hale getirilmelidir.
  • Binadan acilen çıkmak için kullanılacak yollardaki tehlikeler ortadan kaldırılmalı, bu yollar işaretlenmeli, çıkışı engelleyebilecek eşyalar çıkış yolu üzerinden kaldırılmalıdır.
  • Geniş çıkış yolları oluşturulmalıdır. Dışa doğru açılan kapılar kullanılmalı, acil çıkış kapıları kilitli olmamalıdır. Acil çıkışlar aydınlatılmalıdır.
  • Karyolalar pencerenin ve üzerine devrilebilecek ağır dolapların yanına konulmamalı, karyolanın üzerinde ağır eşya olan raf bulundurulmamalıdır.
  • Tüm bireylerin katılımı ile (evde, iş yerinde, apartmanda, okulda) “Afete hazırlık planları” yapılmalı, her altı ayda bir bu plan gözden geçirilmelidir. Zaman zaman bu plana göre nasıl davranılması gerektiğinin tatbikatları yapılmalıdır.
  • Bir afet ve acil durumda eve ulaşılamayacak durumlar için aile bireyleri ile iletişimin nasıl sağlanacağı, alternatif buluşma yerleri ve bireylerin ulaşabileceği bölge dışı bağlantı kişisi (ev, işyeri, okul içinde, dışında ve ya mahalle dışında) belirlenmelidir.
  • Önemli evraklar (kimlik kartları, tapu, sigorta belgeleri, sağlık karnesi, diplomalar, pasaport, banka cüzdanı vb.) kopyaları hazırlanarak su geçirmeyecek bir şekilde saklanmalı, ayrıca bu evrakların bir örneği de bölge dışı bağlantı kişisinde bulunmalıdır.
  • Bina yönetimince önceden belirlenen, mesken veya iş yerinin özelliği ve büyüklüğüne göre uygun yangın söndürme cihazı mutlaka bulundurulmalı ve periyodik bakımları da yaptırılmalıdır.

İlgili İçerikler

2 Yorum

  1. Sayın Erhan ANADOL,
    Merhaba, ben Coğrafya Öğretmeni İbrahim Karabağ. Emekleriniz için çok teşekkür ederim. Sitenizin içeriği sade ve öğretici. Çalıştığım kurumda çalışmalarınızdan çokça istifade ediyorum. Var olun.

    1. Merhaba İbrahim hocam. Değerli yorumunuz içi çok teşekkür ederim. Çok memnun oldum. Yararlı olmasına da ayrıca sevindim. Her türlü öneri ve eleştiriye de açık olduğumu belirtmek isterim. Saygılarımı sunar, sağlıklı günler dilerim.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir